link

TOPlist

24 Kasım 2014 Pazartesi

Diyet Yemekleriniz Artık Adresinize Gelecek

Diyet Yemekleriniz Artık Adresinize Gelecek

Diyetera’nın kurucusu Diyetisyen Gülcan Düker, spor -beslenme- terapi unsurlarını, sağlıklı yaşam için yapılması gerekenleri ve yeni oluşturdukları Diyetera-mutfağını anlattı.

22 Kasım 2014 Cumartesi 11:26
 Diyet Yemekleriniz Artık Adresinize Gelecek
 Diyetera’nın kurucusu Diyetisyen Gülcan Düker,  spor -beslenme- terapi unsurlarını, sağlıklı yaşam için yapılması gerekenleri ve yeni oluşturdukları Diyetera-mutfağını anlattı.

Ofisiniz açılalı yaklaşık 1.5 yıl oldu değil mi?

Evet, 2013 Mart ayında Gülcan Düker Beslenme ve Sağlıklı Yaşam Danışmanlığı Merkezi adıyla hizmete başladık. Onun öncesinde Eskişehir'de yeni açılan bir özel hastanenin beslenme ve diyet bölümünü kurduk. Sonra kendi danışmanlık merkezimizde devam ettik, şimdi de sıra kendi işimizi büyütmeye geldi.

Nasıl bir yol izleyeceksiniz?

Danışmanlık merkezimizi kendi ismimden çıkartıp, kurumsal olma yolunda ilerletiyoruz. Bunun için artık yeni logomuz ve yeni ismimizle varız. Diyetera.

Diyetera nedir, ne anlama geliyor?

Diyet kelimesi aslında beslenmek anlamına geliyor. Tabi bize bu durum hep farklı anlatıldı. İnsanların aç kaldıkları, işkence çektikleri şeylere diyet denildi. Ama gerçek bir diyetisyenden hizmet alan kişi bunun doğru beslenmekten farklı olmadığını bilir. Era ise çağ demektir. Yani beslenme çağı olarak adımızı yenilemiş olduk. Artık beslenmenin önemi daha iyi anlaşıldı. Hastalıkları engellemenin en kolay ve en ucuz yolu doğru beslenmek. Dolayısıyla çağımız doğru beslenme çağı.

HASTALIKLARI UZAKLAŞTIRMANIN YOLU

Birçok hastalığın kaynağı aslında yanlış beslenme değil mi?

Evet. İnsanlar olması gerektiği gibi beslendiklerinde, üstünden kilolarca yük atmanın dışında, diyabet, tansiyon, böbrek sıkıntıları, hormonal bozukluklar, ortopedik problemler, gut hastalığı gibi birçok sağlık problemini kontrol altında tutabiliyor veya hayatından bu sıkıntıları çıkartabiliyor. Ama tam tersi durumda, dengesiz ve düzensiz beslenmeye devam edildiğinde hastalıklar kötüye gidiyor veya daha büyük sağlık problemleri de olanların üstüne eklenebiliyor. Yani hayat tarzımızda yapacağımız küçük değişimlerle, büyük hastalıkları kendimizden uzaklaştırabiliriz.

Sağlıklı kalmak için tek başına doğru beslenmek yeterli mi, yoksa spor gibi faktörlerle desteklenmeli midir?

Çok doğru beslenip hiç hareket etmeyen bir insanın mutlaka sağlık problemleri çıkacaktır. Sağlıklı olmak için, hepimizin yaşına, özel durumuna, yaşam biçimine göre, bir uzman kontrolünde, mutlaka hayatında fiziksel aktiviteyi bulundurması gerekir. Ayrıca psikolojik durumumuzun da sağlıklı olması çok önemlidir. Ruhen sıkıntılı olduğumuz durumlarda yataktan bile çıkmak istemeyiz. O zaman doğru beslenme veya spor bize hep külfet gibi gelir. Dünya sağlık örgütü, sağlığı, sadece hastalık ve sakatlık durumunun olmayışı değil kişinin bedenen ruhen ve sosyal yönden tam bir iyilik hali olarak tanımlar. Biz de Diyetera olarak bunlardan esinlenerek doğru yaşamın kelimelerini spor -beslenme- terapi olarak seçtik. Bu üç unsur bizim logomuzun bir parçası haline geldi.

BU DİYETLER ÇOK ZARARLI

Peki son zamanlarda çıkan alkali diyet, Dukan veya Karatay diyetlerine yorumunuz nedir?

Çok güzel soru. Bir uzman olarak her fırsatta bunların ne kadar yanlış şeyler olduğunu söylememiz gerekiyor. Son zamanlarda yapılan bir çalışmada, uzun dönem alkali diyet yapan bireylerin mide ph'ının bozulmaya başladığı ve bu bireylerin midesinde helikobakter pilori enfeksiyonun geliştiği ve ileriki zamanlarda mide kanserini tetiklediği özellikle vurgulanmıştır. Tek başına bu çalışma bile yediklerimizi alkali yapmaya çalışmamak için önemli bir nedendir. Diğer diyetlere gelirsek, ben onları yüksek proteinliler diye bir başlık altında topluyorum. Bedenimizin her gün ortalama yüzde 55-60 aralığında karbonhidrata ihtiyacı vardır. Kaslarımızın yıkımını engellemek için, yürümemiz, koşmamız, kısacası yaşayabilmemiz için bu besin öğesini almak zorundayız. Bunu da daha çok ekmek, pilav, bulgur,  meyve gibi ürünlerden karşılıyoruz. Bunların yerini içerik olarak ceviz, fındık, badem tutmaz. Temel besin kaynağımız posalı, saflaştırılmamış tam buğday ekmeğidir. Eğer bu karbonhidrat ihtiyacınızı ekmekten almazsanız, bir süre sonra canınız sürekli tatlı, hamur işi, pasta türü şeyler ister ve iştahınızı kontrol edemez hale gelirsiniz. Biz beslenme uzmanları olarak hiç bir şeyin miktarını abartmadan, doğal olan gıdaların beslenmemizde bulunması gerektiğini her zaman söylüyoruz.

Dikkat ederseniz bu yanlış beslenme modelleriyle insanlar çok hızlı kilo verirler ama yüzlerinde çökme ve sararma olur. Ekmek yemeyip onun yerine sürekli et yemek kas kaybı, böbrek ve karaciğer fonksiyonlarında yorulma yapar. Unutmayın ki proteinlerin vücuttan son atım ürünleri vücut için aynı zamanda bir zehirdir. Her şeyin gereksiz miktarı bedenimize zarar verir.

DİYETERA MUTFAK GELİYOR

Sanırım birde bu işin mutfak kısmını kuruyorsunuz?

Evet. Diyetera-mutfak diye geçecek. Çoğumuz iş hayatından dolayı öğlen hatta bazen akşam yemeklerini de ev dışında yiyoruz. Danışanlarım her yerde sağlıklı yemek bulamadıklarından şikayet ediyorlar. Bu durum da beslenme düzenine uyumu azaltabiliyor. Dört yıldır düşündüğüm bir projeydi. Kısmetse 2 hafta sonra hayata geçireceğiz.

Ev yemekleri gibi mi olacak?

Şöyle anlatayım. Bir diyetisyen olarak yemeklerin nasıl yapılmasını öneriyorsak orada da öyle yapılacak. Bizi danışanlarımız bilir. Yağsız, tuzsuz beslenme anlayışı yok bizde. Her şey kararınca var.  Yani hem sağlıklı hem lezzetli yemekler olacak.

Artık evde yemek yapmazsınız herhalde

Kesinlikle hiç uğraşmam. İki yıl birlikte çalıştığımız sevgili Ercan Usta ve ekibinin elinden çıkacak yemekler. Eli çok lezzetlidir. Harika şeyler yapacaklar inşallah. Diyetisyen kontrolünde yemekler, menüler olacak. İsteyen orada yiyecek, isteyene diyetinde ne varsa ev veya iş yerine paket gidecek. Eskişehir’de sağlıklı beslenmek artık daha kolay olacak. 

EKİP ÇOK ÖNEMLİ

Ekibinize çok önem veriyorsunuz galiba!

Takım çalışması olmadan hiç bir şey başaramazsınız. Herkesin işi çok önemlidir bizde. Çok şükür ki çok iyi bir ekibim var. Tek kişi ile yola çıktığımız bu işte iletişim uzmanımız, yönetici asistanımız ve iki diyetisyen ile artık dört kişiyiz. Aramıza yeni katılan Diyetisyen Gizem Hanım bize yeni enerjiler kattı. Kendisi işinde çok başarılı, literatür bilgisini önemseyen, çok sıcak kanlı bir takım arkadaşımız. Bir süredir birlikte çalışıyoruz. Herkesin bir yoğurt yiyişi vardır ama Gizem hanım ile bizim, insanlara beslenme alışkanlığı oluşturmadaki bakış açımız aynı. Aynı tarzda bir diyetisyen daha kazanmış olduk. Tabi burada eşimin desteğini de söylemeden geçemem. Kendisi bir endüstri mühendisi olarak her zaman bakış açımızı genişletmekte, onun desteği olmasa her şey çok zor olurdu.

Yoğun çalışmaya devam diyorsunuz

Biz üretmeyi seviyoruz, insanlara elimizden geldiğince faydalı olmaya çalışıyoruz. Sağlığımız el verdiği sürece yenilenen ve gelişen ekibimizle daha güzel işler yapacağız inşallah. Herkese sağlıklı günler diliyoruz…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder