link

TOPlist

25 Ekim 2014 Cumartesi

Türkiye'de her iki ölümden birinin nedeni..

Türkiye'de her iki ölümden birinin nedeni...

Türk Kardiyoloji Derneği (TKD)’nin 30. Ulusal Kardiyoloji Kongresi Antalya’da gerçekleşiyor.

25 Ekim 2014 Cumartesi 11:15
 Türkiye'de her iki ölümden birinin nedeni...
 Türk Kardiyoloji Derneği (TKD)’nin 30. Ulusal Kardiyoloji Kongresi ulusal ve uluslararası düzeyde önde gelen akademisyenlerin katılımıyla 23-26 Ekim’de Antalya’da gerçekleşiyor. TKD Başkanı Prof. Dr. Lale Tokgözoğlu ve Dernek Yönetim Kurulu üyelerinin katılımı ile 24 Ekim’de gerçekleşen basın toplantısında kalp-damar hastalıklarıyla ilgili güncel bilgiler paylaşıldı.

Türk Kardiyoloji Derneği (TKD) Başkanı Prof. Dr. Lale Tokgözoğlu toplantıda “Kalp-damar hastalıkları çağımızın salgınıdır ve gerek ülkemizde gerek dünyada erişkinlerde bir numaralı ölüm nedenidir. Ülkemizde kalp ve damar hastalıkları nedeniyle 2020 yılına doğru maalesef yılda 400 bin civarında ölüm beklenmektedir. Kalp ve damar hastalıkları, Türkiye'de her iki ölümün birinden sorumludur” dedi. Kalp-damar sağlığı açısından almamız gereken daha çok yol olduğunu vurgulayan Prof. Tokgözoğlu “İnsanlarımız bu hastalıklara Avrupalılara göre daha genç yaşta yakalanıyor, daha erken ölüyor. Bizim de katıldığımız 22 Avrupa ülkesinde yapılan ‘Euroaspire III’ adlı araştırmaya göre 50 yaşından genç insanlarda kalp krizinin en sık görüldüğü ülke Türkiye. Çünkü yurdumuzda her 10 ölümden 4’ünün nedenini hâlâ kalp ve damar hastalıkları oluşturuyor” diyerek doğru yaşam tercihleri yaparak kalp ve damar hastalıklarından korunmanın büyük ölçüde elimizde olduğunu hatırlattı.


Sigara ve hareketsizlik en önemli risk faktörleri
Ülkemizde kalp damar hastalıklarının diğer Avrupa ülkelerine kıyasla daha fazla olmasının nedenini sigara ve tütün ürünleri tüketiminin hala yüksek olması, giderek artan kilo alımı, hareketsizlik ve sağlıksız beslenmeye bağlayanTokgözoğlu diyabetin de özellikle kadınlarda hızla artmakta olduğunu vurguladı.
                                                                 
Kalp-damar hastalıklarına yol açan nedenleri kısmen önlemenin ve geciktirmenin mümkün olduğunu ifade edenTokgözoğlu “Finlandiya’da sınırlı bir bölgede sigara, hipertansiyon ve kolesterol kontrolü ile 20 yılda ölüm oranları yüzde 70 düşmüştür, yani başarı örnekleri mevcuttur” diye konuştu.

Ülkemizde diğer ülkelere kıyasla yüksek olan ölüm oranlarını düşürmek için yapılan girişimler hakkında bilgi veren Prof. Dr. Tokgözoğlu, “Bu salgını kontrol altına almak için Birleşmiş Milletler’de 2011 yılında yapılan bir toplantıda 25’e 25 diye adlandırılan bir proje kabul edilmiş ve bütün ülkeler tarafından imzalanmıştır. Bu projede amaç 2025 yılına dek kalp damar hastalıklarından ölümleri yüzde 25 azaltmak olarak belirlendi” diye konuştu. Projeye imza atan ülkelerde bunu sağlayacak sağlık politikalarının geliştirilerek uygulanacağını belirten Tokgözoğlu, yapılacaklar arasında tuz, sigara ve hareketsizliği azaltma, şişmanlık ve şeker hastalığındaki artışı önleme, temel ilaç ve tedavilerin kapsamını artırma gibi hedefler olduğunu söyledi.

Kalp-damar hastalıklarını önlemek için 6 önlem:
Hareketsiz yaşam tarzını yüzde 10 azaltmak
Aşırı alkol alımını yüzde 10 azaltmak
Tuz tüketimini yüzde 30 azaltmak
Sigara içiciliğini yüzde 30 azaltmak
Yüksek tansiyonu yüzde 25 azaltmak
Diyabet ve şişmanlıktaki artışı durdurmak

Kadınlarda kalp hastalığı riski
Sağlık Bakanlığı’nın Türk Kardiyoloji Derneği’nin de katkıları ile 2014 yılında hazırladığı kalp-damar hastalıkları ile ilgili eylem planı hakkında bilgi veren Prof. Tokgözoğlu, önem verdikleri bir konunun da gebelikte kalp hastalıklarının erken tanı ve tedavisi olduğunu belirterek şunları söyledi: “Kadınlarda en önemli ölüm nedenlerinden biri kalp- damar hastalığı; bu hastalıklardan ölüm oranı meme kanserinden daha yüksektir. Kadınların kalp damarları erkeğinkine göre daha ince bu nedenle spazm geçirme riskleri fazla. Her yıl kadınların yüz de 55’i kalp ve damar hastalıklarından hayatını kaybediyor. Kadınlarda hastalığın seyri erkeklere göre daha kötü ve hastalığa bağlı ölümler de daha fazla görülüyor. Kadınlarda kalp hastalıkları erkeklere göre 10 yıl geç ortaya çıkıyor”.

Prof. Dr. Lale Tokgözoğlu, kadınların en sık göğüs ağrısı şikâyetiyle hastaneye başvuruda bulunduğunu ifade ederek, şöyle konuştu: Koroner kalp hastalığı, kadınlarda erkeklere göre daha ileri yaş döneminde geliştiğinden kalp krizi semptomları, diğer hastalıklar tarafından maskelenebiliyor. Bu gibi nedenlerle kadınlar, bulguları fazla ciddiye almıyor. Hatta kadınlarda hiçbir şikâyet olmadan kalp krizi de gelişebiliyor. Bu krizler erkeklerle kıyaslandığında kadınlarda daha sık görülüyor. Ayrıca, diyabet öyküsü olan kadınlarda kalp-damar hastalıklarına bağlı ölüm oranı da artıyor.

İnme: Kalp ritim bozukluğu hastalarının korkulu rüyası
Kalbin ritim bozukluklarının hastaların korkulu rüyası olan ‘inme’ye de neden olabildiğini vurgulayan Tokgözoğlu korunma ve tedavi yöntemlerini şu sözlerle özetledi: “Bugünkü bilgilerimize göre kalp damar hastalıklarına yol açan nedenlerin çoğu önlenebilirdir. Kalıtsal eğilimlerle kalp damar hastalığı olanlarda bile hastalığı geciktirmek mümkündür. Kalbe ve beyine giden damarların yapısını bozup, daralıp tıkanmasına yol açan risk faktörlerinin başlıcaları sigara tüketimi, kan basıncının yüksek seyretmesi yani hipertansiyon, şeker hastalığı, kan yağlarından özellikle LDL kolesterol (yani kötü kolesterolün) yüksek olması, özellikle karın bölgesinde kilo fazlalığı, sağlıksız beslenme alışkanlıkları vehareketsiz yaşamdır.

Kalp hastalıkları ve inme sebepli erken ölümlerin büyük çoğunluğu, sağlıklı beslenme, düzenli ?ziksel aktivite, tütün dumanından kaçınma ve mevcut risklerin tedavisi yoluyla önlenebilmektedir. Bireyler kendi kalp ve damar hastalığı risklerini düzenli ?ziksel aktivite yaparak, tütün kullanımından ve pasif içicilikten kaçınarak, meyve ve sebzeden zengin bir diyet seçerek, yağ, tuz ve şekerden zengin gıdalardan kaçınarak, Batı tipi diyet dediğimiz hazır ve işlenmiş gıdalardan uzak durarak ve sağlıklı bir vücut ağırlığını muhafaza ederek azaltabilirler”.

En önemli misyonumuz bilimsel araştırmaların teşvik edilmesi
Prof. Dr. Lale Tokgözoğlu “Türk Kardiyoloji Derneği’nin en önemli misyonu, bilimsel araştırmaların teşvik edilmesi ve ülkemizdeki genç kardiyologların önünü açmaktır. Onlara eğitim, araştırma ve kendini geliştirmek için olanaklar yaratmak için var gücümüzle çalışmamız ve onlara örnek olmamız her zaman önceliğimiz olacaktır. Kongremiz vesilesiyle oluşan bilimsel uluslararası platform sayesinde, güçlenen ülkeler, kurumlar ve akademisyenler arası ilişkilerin de bu bağlamda kısmen katkısı olacaktır” dedi.

Afyon'da feci kaza: ölü sayısı 8'e çıktı

Afyon'da feci kaza: ölü sayısı 8'e çıktı

Afyonkarahisar'ın Çay ilçesinde öğrencileri taşıyan midibüsle otomobilin çarpıştığı kazada ilk belirlemelere göre çok sayıda ölü ve yaralı olduğu öğrenildi.

25 Ekim 2014 Cumartesi 12:09
Afyon'da feci kaza: ölü sayısı 8'e çıktı
Foto galeriye gitVİDEO HABERİN SONUNDA

ABDULKADİR KİPER - OKTAY YÜKSEL


AFYONKARAHİSAR (İHA) - Afyonkarahisar’da öğrencileri taşıyan otobüsün şarampole uçması sonucu 8 kişi hayatını kaybetti, 19 kişi de yaralandı.

Edinilen bilgiye göre Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Yalvaç Meslek Yüksekokulu öğrencilerini Eskişehir’e geziye götüren Y.Z. yönetimindeki 32 YV 436 plakalı tur otobüsü, Afyonkarahisar’ın Çay ilçesi Karamık köyü yakınlarında sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yaklaşık 30 metrelik şarampole yuvarlandı. Kazada ilk belirlemelere göre 8 kişinin hayatını kaybettiği, 1’si ağır 19 kişinin de yaralandığı bildirildi.

Kazanın ardından olay yerine çok sayıda 112 Acil Servis ve jandarma ekipleri sevk edilirken, kazada hayatını kaybeden öğrencilerin cesetleri köylülerin yardımıyla hurdaya dönen otobüsten çıkarıldı. Kazada yaralananlar ambulanslarla Çay İlçe Devlet Hastanesi başta olmak üzere çeşitli hastanelere kaldırıldı.

Gayriresmi kaynaklardan alınan bilgiye göre ölü sayısının artabileceği belirtilirken, bölgede çalışmaların devam ettiği aktarıldı.
 

KAFEDE YANGIN PANİĞİ

KAFEDE YANGIN PANİĞİ

Eskişehir’de bir kafeteryanın mutfak kısmında çıkan yangın, çalışanlar ve müşteriler arasında paniğe neden oldu.

25 Ekim 2014 Cumartesi 13:53
 KAFEDE YANGIN PANİĞİ
 ESKİŞEHİR (İHA) - Eskişehir’de bir kafeteryanın mutfak kısmında çıkan yangın, çalışanlar ve müşteriler arasında paniğe neden oldu.

Arifiye Mahallesi Bilir Sokak'ta bir kafenin mutfağında bulunan fritöz alev aldı. Dumanları fark eden müşteriler kendilerini dışarı atarken, ilk müdahaleyi kafe çalışanları yangın tüpleriyle yaptı. İş yerinden çıkan dumanları gören vatandaşlar itfaiye ve polis ekiplerini aradı. Olay yerine kısa sürede gelen itfaiye ekipleri, yangını büyümeden kontrol aldı. Yangında can ve mal kaybı bulunmazken, iş yerinin kısa sürede faaliyete geçebileceği öğrenildi.
 

Cumhuriyet yürüyüşüne davet

Cumhuriyet yürüyüşüne davet

Siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşları Adalar Migros önünde gerçekleştirdikleri bası n açıklamasında Cumhuriyet’in kuruluşunun 91. yılı için gerçekleştirilecek olan Cumhuriyet Yürüyüşü’ne davette bulundu.

25 Ekim 2014 Cumartesi 13:58
Cumhuriyet yürüyüşüne davet
 Siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşları Adalar Migros önünde gerçekleştirdikleri bası n açıklamasında Cumhuriyet’in kuruluşunun 91.  yılı için gerçekleştirilecek olan Cumhuriyet Yürüyüşü’ne davette bulundu.
Grup adına açıklama yapan Atatürkçü Düşünce Derneği Şube Başkanı Azmi Kerman, “ Büyük Atatürk’ün en büyük eseri olarak tanımladığı Cumhuriyet’in bizlere en büyük emaneti olduğunu biliyoruz. Bizlerde büyük bir kararlılıkla laik demokratik Cumhuriyetimizi, toprak bütünlüğümüzü, ulusal devletimizi ve üniter yapımızı koruyacağız” şeklinde konuştu.
Ülkenin tehlikeli ve sorunlarla dolu bir dönemden geçtiğini dile getiren Kerman, “Cumhuriyetimiz zor ve sancılı bir dönem yaşamaktadır. Bugün ülkenin başında Cumhuriyetle hesaplaşan bir iktidar vardır. Aydınlıkçı ve halkçı tüm değerler yok edilmektedir. Ağırlaşan iç ve dış tehditler milli birlik ve toprak bütünlüğümüz tartışılır hale gelmiştir” dedi.
Grup üyeleri,  “Çarşamba günü saat 15:00’da tüm halkımızı Türk Bayrakları ile ‘Cumhuriyet Yürüyüşü’ne katılmaya çağırıyoruz.”

Kayıpların peşinde olmaktan vazgeçmeyeceğiz

Kayıpların peşinde olmaktan vazgeçmeyeceğiz

27 Mayıs’ta 1995’de Galatasaray Lisesi önünde sessiz oturmalar ve kayıp fotoğraflarıyla aşlayan Cumartesi Anneleri’nin oturma eyleminin 500. Haftasında ülke genelinde destek ‘oturma’ eylemleri yapıldı.

25 Ekim 2014 Cumartesi 14:06
Kayıpların peşinde olmaktan vazgeçmeyeceğiz
 27 Mayıs’ta 1995’de Galatasaray Lisesi önünde sessiz oturmalar ve kayıp fotoğraflarıyla aşlayan Cumartesi Anneleri’nin oturma eyleminin 500. Haftasında ülke genelinde destek ‘oturma’ eylemleri yapıldı.
Eskişehir Emek ve Demokrasi Güçleri de bugün Adalar’da Cumartesi Annelerine destek vermek için oturma eylemi düzenleyerek, basın açıklaması yaptı.
Platform adına konuşan Mihriban Aybar,  Türkiye’nin ‘gözaltında kayıp’ gerçeği ile yetmişlerin sonunda karşılaştığını, 91’den itibaren Yusuf Erişti’den başlayarak yoğunlaştığını söyledi.
1991-1995 sürecinde Hüseyin Toraman’nın katledilmesiyle belirginleşen gözaltında kayıplara karşı verilen mücadelenin 1995 Mayıs’ında Hasan Ocak’ın polis tarafından katledilen bedeninin bulunmasıyla beraber doruğa ulaştığını vurgulayan Mihriban Aybar, “Devlet katlediyor, kaybediyor sonrasında da bunu kriminalize etmek için elinden geleni yapıyordu. 19 Mart 1999’dan itibaren artan polis şiddeti sebebiyle sayı çok azaldığı için oturmalara son verildi. 2009 yılında tekrar başlayan ve 500. Haftasına dayanan umut arayışı geldiği son noktada gözaltında yakınları katledilen ve kaybedilen herkese mücadele, irade ve kararlılık aşılamaya devam ediyor” dedi.
Çıkarılan son İç Güvenlik Yasasıyla beraber polisin ‘makul şüphe’ adı altında keyfi gözaltı yapabilmesini yasal güvenceye alındığını vurgulayan Aybar şunları söyledi:
“Gözaltında kayıplar sürecinin tekrar önünü açan devlet şunu iyi bilsin ki biz ne buna izin vereceğiz ne de kayıplarımızın peşinde olmaktan vazgeçeceğiz. Bu devlet yeni Hasan Ocaklar, Kenan Bilginler, Nazım Gülmezler yaratamayacak.”

Sanat halkla bütünleşecek

Sanat halkla bütünleşecek

Odunpazarı Belediyesi Kültür Müdürlüğü 2014 – 2015 sanat yılı açılış programı kapsamında gerçekleşen Halk Dansları gösterisi büyük beğeni topladı.

25 Ekim 2014 Cumartesi 14:26
 Sanat halkla bütünleşecek
 Odunpazarı Belediyesi Kültür Müdürlüğü 2014 – 2015 sanat yılı açılış programı kapsamında gerçekleşen Halk Dansları gösterisi büyük beğeni topladı. Programda konuşan Odunpazarı Belediye Başkanı Av. Kazım Kurt, “Türkiye’de sıkıntılı günler yaşanıyor. Ama bu sıkıntılı günler bitmeyecek değil, bitecektir. Aydınlık günler yakındır” dedi.
 
Yunus Emre Kültür ve Sanat Merkezi’nde (YKSM) gerçekleşen programa Odunpazarı Belediye Başkanı Av. Kazım Kurt ve eşi Türküz Kurt, CHP Eskişehir İl Başkanı Nihat Çuhadar, CHP Odunpazarı İlçe Başkanı Erdal Çakıcıer, CHP Eskişehir İl Kadın Kolları Başkanı Serpil Öztürk, Odunpazarı Belediyesi Meclis üyeleri, Odunpazarı Belediyesi Başkan Yardımcıları, daire müdürleri ve çok sayıda sanatsever katıldı.

Konser öncesi yaptığı konuşmada atalarımızdan kalan kültürel mirasımızın halkları ayrıştırmak değil, birleştirmek olduğuna değinen Odunpazarı Belediyesi Kültür Müdürü Hüseyin Büdüş şunları söyledi: “ Hepimizin de bildiği gibi Yunusemre’yi, Nasrettin Hoca’yı, Seyit Battal Gazi’yi, Sücaaddin Veli’yi, Üryan Baba’yı, Hacı Bektaşi Veli’yi ve tabii ki Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ü bağrından çıkaran bu topraklar elbette büyük bir zenginliği ifade eder. Bu zenginliği kültürel bir miras olarak halkımıza anlatmak, hatırlatmak bizim size olan yegâne borcumuzdur. Sosyal demokrat belediye anlayışının amacı halkın kültürel değerlerini törpüleyip ayrıştırmak değil, aksine birleştiren, kardeşlikleri çoğaltan ve toplumsal yapıya uygun kültürel ve sosyal projeler üretmektir. Biz de Sayın başkanımızın önderliğinde ciddi ve büyük faaliyetler yapmayı planlıyor ve bunları hayata geçiriyoruz ”
 

SANAT HALKLA BÜTÜNLEŞECEK 

Sanatseverlerden tam not alan gösteri öncesi sahnede bir konuşma yapan Odunpazarı Belediye Başkanı Av. Kazım Kurt;  “ Kültür Müdürlüğümüz gerçekten sosyal demokrat belediyecilik anlayışı içinde halkla bütünleşen, halkla kucaklaşan bir dönemi açıyor. Umarım bütün Eskişehirlilerin katılabileceği çalışma ortamı yaratırız ve birlikte üretiriz, birlikte eğleniriz. Türkiye’de sıkıntılı günler yaşanıyor. Ama bu sıkıntılı günler bitmeyecek değil, bitecektir. Aydınlık günler yakındır, ışık görünür. Biz yeter ki kendimize olan güvenimizi, inancımızı yitirmeyelim. Ben bu etkinliklerde yıl boyu emeği geçecek tüm arkadaşlarıma şimdiden teşekkür ediyorum. Kültür Müdürlüğümüz bünyesinde, kent konseyi,  çalışma meclisi,  çalışma gruplarıyla ve dolayısıyla halkla iç içe bir çalışma üreteceğiz. Bir yıl boyunca uygulayacağımız çalışmalar bizim el emeğimiz, göz nurumuz olacak. Ama daha çok sizin olacak. Daha çok halkın olacak, katılımın olacak. Demokrasinin olacak. Hep birlikte güzel günlerde buluşmak dileğiyle saygılar sunuyorum ” dedi.

Odunpazarı Belediyesi Halk Dansları ve Gösteri Sanatları Topluluğu tarafından hazırlanan, müzik koordinatörlüğünü Ferdi Cansız’ın yaptığı gösteri sonrası sanatçılara çiçek takdim eden Başkan Kurt, sergilenen performanstan dolayı duyduğu mutluluğu dile getirdi.

Köylüler kaza yerine akın etti

Köylüler kaza yerine akın etti

Afyonkarahisar’da meydana gelen feci kazada köylüler olay yerine akın etti.

25 Ekim 2014 Cumartesi 14:33
Köylüler kaza yerine akın etti
Foto galeriye git
Afyonkarahisar’da öğrencileri taşıyan otobüsün şarampole uçması sonucu 8 kişinin hayatını kaybettiği, 19 kişinin de yaralandığı feci kazada köylüler olay yerine akın etti.

Kazada araçta kalanları kurtarmak ve hayatını kaybedenleri araçtan çıkarmak için Acil servis ve jandarma ekiplerine yardım eden köylüler, olayın etkisinden kurtulamayarak, kurtarma çalışmaları sonrasında da uzun süre olay yerinden ayrılamadı. Kazanın ardından olay yerine çok sayıda 112 Acil Servis ve jandarma ekipleri sevk edilirken, kazada hayatını kaybeden öğrencilerin cesetleri köylülerin yardımıyla hurdaya dönen otobüsten çıkarıldı. Kazada yaralananlar ambulanslarla Çay İlçe Devlet Hastanesi başta olmak üzere çeşitli hastanelere kaldırıldı. Gayriresmi kaynaklardan alınan bilgiye göre ölü sayısının artabileceği belirtiliyor.

Eskişehir'de mers paniği

Eskişehir'de mers paniği

Bilecik'in Osmaneli ilçesinde kısa bir süre önce hacdan dönen ve yüksek ateş, ishal şikayetleriyle Bilecik Devlet Hastanesi'ne başvuran 3 kişi, Mers virüsü ön tanısı ile sevk edildiği Eskişehir Devlet Hastanesi’nde tedavi altına alındı.

25 Ekim 2014 Cumartesi 15:37
Eskişehir'de mers paniği


AYDIN SARIOĞLU 

ESKİŞEHİR (İHA) - Bilecik'in Osmaneli ilçesinde kısa bir süre önce hacdan dönen ve yüksek ateş, ishal şikayetleriyle Bilecik Devlet Hastanesi'ne başvuran 3 kişi, Mers virüsü ön tanısı ile sevk edildiği Eskişehir Devlet Hastanesi’nde tedavi altına alındı. 

Edinilen bilgiye göre, kutsal topraklardan kısa bir süre önce gelen E.Y., H.Y. ve H.Y., yüksek ateş ve ishal şikayetleriyle Osmaneli Devlet Hastanesi Acil Servisi'ne başvurdu. Hastaların burada gerekli tahlilleri yapıldıktan sonra "Mers" virüsü şüphesi ile ambulansla getirildikleri Eskişehir Devlet Hastanesi’nde özel alanlarda tedavi altına alındı. Tedavileri süren şahısların gerekli tetkiklerinin yapılmasının ardından virüsü taşıyıp taşımadıklarıyla ilgili kesin tespitin yapılacağı öğrenildi.

Bilecik'ten önceki gün de yine 3 kişi benzer rahatsızlıklar yüzünden Eskişehir'e sevk edilmişti.
 

EMEK Partisi'nde seçim heyecanı

EMEK Partisi'nde seçim heyecanı

Emek Partisi (EMEP) Eskişehir İl Örgütü 6’ncı olağan kongresi düzenledi.

25 Ekim 2014 Cumartesi 16:52
 EMEK Partisi'nde seçim heyecanı
 Emek Partisi (EMEP) Eskişehir İl Örgütü 6’ncı olağan kongresi düzenledi.
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Taşbaşı Kültür Merkezi’nde düzenlenen 6’ıncı olağan Kongre’de Hüseyin Öğe başkan olarak seçildi. Hüseyin Öğe başkanlığındaki yönetim kurulu şu isimlerden oluştu, “Erdal Saran, Sinejan Kut, Yahya Kaya, Cemre Şahin, Barış İpek, Sinem Kılıçkaya”

Düzenlenen kongrede konuşan EMEP eski İl Başkanı İbrahim Akgün, “6’ıncı Olağan Kongrenin, işçi sınıfının iktidarı yolunda önemli bir dönüm noktası olmasını diliyorum” dedi.

Devletlerarası ilişkilerin istikrarsız ve açık çatışmalı olduğu Ortadoğu’daki ilişkiler ağı içinde bulunması, Türkiye’yi uluslararası etki ve rüzgarlarla açık bir ülke haline getirmektedir diyen Akgün, “Bununla birlikte Türkiye bir zamanlar bölgeye egemen olmuş bir imparatorluk bakiyesi olmasının yanı sıra bölgenin en gelişkin kapitalist ülkesi olması sebebiyle de bölgeyi etkileme potansiyali taşıyan bir ülkedir” dedi.

Akp Hükümeti Savaş Kaynağı Haline Gelmiştir

Emperyalizmin bölge politikalarının taşeronluğunu yaptığını dile getiren Akgün, hem komşu hakların canını acıtacak biçimde hareket eden, hem de kendi ülkesindeki işçi ve emekçileri maceradan maceraya sürüklemeye yeltenen Türkiye egemen sınıfları ve onların şimdiki temsilcisi AKP hükümeti , bölgede bir huzursuzluk çatışma ve savaş kaynağı haline gelmiştir” şeklinde konuştu.

Hak Eşitliği Esasına Dayanan Bir Dış Politika İzlenebilir

Halkların kardeşçe ve barış içinde bir arada yaşamasını sağlayacak, demokratik bir gelişmeye yol açabilecek birikim ve imkanlar vardır diyen Akgün, “Dünya işçi sınıfının enternasyonel dayanışmasını güçlendirmeyi ilke edinen bir ülke olarak bölge emekçilerinin özgürlük ve demokrasi mücadelesini ilerletebilir. Mezhep, din, etnik farklılıkların bir çatışma kaynağı olmadığı, dillerin ve ulusların tam hak eşitliği esasına ve halkların gönüllü birlikteliğine dayanan bir dış politika izlenebilir. Bunun tek koşulu işçi ve emekçilerin iktidarının kurulmasıdır” ifadelerini kullandı.

Özgürlük Ve Reform Paketi

Kobane direnişi ile dayanışma amaçlı eylemlerini bahane ederek çıkarılması için harekete geçen hükümetin ‘Güvenlik Paketi’ diye ortaya atılan, özgürlükleri ortadan kaldırma girişimine sonunda Başbakan Davutoğlu bir ad buldu, “Özgürlük ve reform paketi!” Bütün baskıcı, diktatörlük heveslisi hükümetler gibi, AKP Hükümeti de işçi sınıfının ve halkın haklarına yönelik saldırılarını, ‘özgürlükleri genişletmek emekçilerin, halkın haklarını arttırmak, garantiye almak için reformlar’ iddiasıyla yaptığını söylüyor” şeklinde konuştu.
 

Çocuk haklarını çocuklar çizecek

Çocuk haklarını çocuklar çizecek

Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı tarafından 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü kapsamında çocuklar için atölye oluşturuldu.

25 Ekim 2014 Cumartesi 16:55
Çocuk haklarını çocuklar çizecek
Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı tarafından 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü kapsamında çocuklara, kendi grafik ve afiş tasarım çalışmalarını yapacakları grafik atölyeleri oluşturuldu. Büyükşehir Belediyesi Çocuk Hakları Birimi tarafından 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü kapsamında grafik ve afiş atölyeleri kuruldu. Kurulan atölyelerde 9-12 yaş grubundaki çocuklar, 3 hafta sürecek çalışmalar sonucu ortaya çıkan eserleri,  kent merkezi başta olmak üzere düzenlenen bir çok sergide sergileme şansı bulacaklar.
Kaynak: http://www.esgazete.com/yasam/cocuk-haklarini-cocuklar-cizecek-h18882.html